18 Eylül 2012

kolajım, kolajsın, kolaj *

Ikea kutumun baştan yaratılması gerekiyordu. Evet, biraz ilgi onun da hakkıydı ;)
Biri zımparaladı, diğeri kolajları uygun boyutlarda kesti, öteki tutkal ile yapıştırdı, beriki üzerini vernikledi. Ben ne mi yaptım? Kurusun diye camı sonuna kadar açıp, hepsini itina ile önüne koydum. Öylece bıraktım, bir güzel akşam yemeği için dışarı çıktım. Doğa ne mi yaptı? Göğü gürletti, yeri yardı. Bir sağnak başlattı ki, yürümeyi bırak saçak altında donumuza kadar ıslattı. Sonra ne mi oldu? Hepsi cam kenarında güzel yağmurdan nasibini aldı. Yağmur yağdı, ben ağladım. Ben ağladım, kolajlar ıslandı :)






Sabaha hepsi kurudu, bir şeycikleri kalmadı ;) Neymiş, sonucunu görmeden ota b*ka ağlanmazmış :D

"sıcacık çaylı battaniye altı" film dönemi vol-2

Kış gelmeden bu moda girdik ya eyvahlarım olsun!!!
İşte geçen haftasonu ekranımızdan geçenler;


Breach

Gerçek bir hikayeye dayanan bu film, Rusya'ya bilgi sızdırdığı düşünülen bir FBI dedektifinin hikayesini anlatıyor. Dedektifi suçüstü yakalamak için yapılan çalışmalar ve oyunlar üzerine başarılı bir film.







50/50

Kanser oldugunuzu öğrenseniz ne yapardınız? Sanki bu tarz talihsizlikler hiç bizim başımız gelmeyecekmiş gibi yaşarız. Sanki biz, hiç ölmeyecekmişiz gibi. Öyle gelir insana!


Bu film yer yer eğlenceli yer yer de hüzünlü bir şekilde, kanser olduğun öğrenen Adam'ın hikayesini anlatıyor.




Adam

Asperger sendromu olan Adam'ın hikayesi. Bu film ile böyle bir sendromun olduğunu öğrendim. Çok kaliteli bir drama!









The Adjustment Bureau   


Tüm olumsuz eliştirilere rağmen güzel bir film. Elbette ki bazı dizi ve filmlerin izlerini açıkça görüyorsun izlerken. Ama beni rahatsız etmedi, severek izledim. Konu itibari ile ise oldukça başarılı buldum. Matt Damon olması da ağzıma bal çalmadı değil ;)